Geçtiğimiz hafta dünya üzerindeki en prestijli ödüllerden olduğu varsayılar Oscar ,diğer ismiyle Akademi, ödülleri sahiplerini buldu. Ödüllerden evvel kendi kendime bir tahmin listesini elbette her sinemasever gibi yine yaptım. Geçen seneki Gravity ve 12 Years A Slave tespitlerim kadar verimli olmadı bu kez. Çünkü bu kez ortada bir önceki seneye göre bir sürü iddialı film vardı . Aynı zamanda Boyhood ve Birdman diye iki adet bombayla bir de onları takip eden Grand Budapest Hotel isimli çılgın film vardı . Karar vermek çok ama çok zordu. Elbette ben de oyumu herkes gibi Boyhood için kullandım. Zira filmler içerisinde metoduyla öne çıkan çok ilginç bir filmdi. Bir çocuğun hayatından 12 yıllık bir kesit sunmak... Ve bunu 12 yıl boyunca aynı oyuncularla çalışarak gerçekleştirmek... Sinema gerçekten inanılmaz noktalara doğru ilerliyor.
Boyhood noktasında eli boş dönmüş
sayabiliriz. En iyi film, en iyi özgün senaryo ya da en iyi kurgu noktasında
hiçbir ödül alamadı. Yalnızca en iyi yardımcı oyuncu ödülüne Patricia Arquette
ile layık görüldü ki anne rolündeki oyuncunun görevini fazlasıyla yerine
getirdiğini ve bu ödülü fazlasıyla hak ettiğini sevinçle söyleyebilirim. Bu
noktada oyuncunun kariyerinde de bu heyecanlı deneyim ödüllendirilmiş oldu.
Tebrik ediyoruz.
En iyi oyuncu ödülüne gelelim. Modern
bilimin babası olarak kabul edilen ünlü bilim adamı Stephen Hawking'in hayatını
anlatan The Theory of Everything de bir biyografi filmiyle varılabilecek en iyi
noktaya varmıştı . Hawking'i canlandıran Eddie Readmayne izleyenlerin bildiği
gibi inanılmaz bir oyunculuk kesmiş. Ağzımız açık izledik tabi biz de.
Hawking'i oynamak gerçekten zor olsa da inanılmaz bir oyunculukla her şeyi
tamamlamış her şey yerli yerine oturmuş. Bu sayede en iyi oyuncu Oscar'ını da
almış. Hatta törende bir de Hawking'le poz verdi. Tebrik ediyoruz.
En iyi kostüm tasarımı... Belki de bu
sezon en çok hak eden Grand Budapest Hotel. İçeriği ironi ve kara mizahla dolu
olan güzide filmimiz bence en iyi ödül dalında da sonuna dek yarışmayı hak
etmişti. Olmadı, neden olmadı ? Çünkü Oscar jürisi artık daha bağımsız, daha
engaztirik işlere ödül vermek istiyor. Neden ? Bilmiyorum, sanırım kendilerini
daha sıkı sanat eleştirmedi gibi hissediyolar öyle yapınca. En iyi orjinal
müzik ödülünü de kanımca sonuna dek hak etse de ne alakaysa bilmiyorum Glory
Selma ödülü aldı. İlginç. Ama anlamamak mümkün sonuçta Oscar bu. En azından en
iyi orjinal şarkıyı da alıyor Grand Budapest Hotel . Tebrikler.
En iyi görsel efekti Interstaller'in
almasında ilginç bir şey olduğunu düşünen varsa benle iletişime geçsin zaten.
Ya da geçmesin yeterince sorunum var meşgul etmeyin beni bir daha film
izlemeyin olsun bitsin bu mevzu.
En iyi filme gelelim şimdi. BIRDMAN.
İzlemeyenler muhakkak izlesin çünkü son zamanlarda çekilmiş en iddialı en
ilginç filmlerden. Eski bir popüler oyuncunun sanatçı rolünü hayatına
indirgemesi, indirgemeciliğin düştüğü çıkmazlar üzerine ana hatlarını kuran
film tam bir kara mizah , tam bir eleştirel içerikten meydana geliyor.
Kadrosuna bir de Edward Norton'u katan Inarutu harika bir iş çıkarmış. Ha bu
Boyhood'un hakkını yediği gerçeğini değiştirir mi ? Elbette değiştirmez komik
olmayın. Her şey müthiş çekimler ya da egzantirik açılar değildir. Sinemada
şiirsellik ve ruh da önemlidir. Inarutu sanat eleştirmenlerini yerden yere
vurduğu filminde popüler kültürü de yerle bir ediyor.(İçerisinde yapılan Iron
Man ve tüketim toplumunu eleştireyim derken tüketim toplumunun en sevdiği film
olan Fight Club göndermeleri) Peki Oscar gibi popüler kültüre yön veren bir
törende (ki geçen sene yapılanında Ellen'in fotoğraf çekim metodu selfienin
acıları dahi halen sürüyor) neden böyle bir işle bana göre en önemli ödüllerden
2 sini birden alabildi ? Oscar artık bir değişim istiyor. Filmler de bu noktada
değişiyor zaten. Artık ana akım filmler yerine çok farklı dinamiklere sahip
filmler izledik bu dönem. Bu gerçekten benim garibime gidiyor. Dersu Uzala'nın
ödül alması gibi bir şey bu ama bu kez siyasal ılımlılaşma politikaları yok.
Hatta bizzat kendi yönetmenlerinin yaptığı egzantirik işlerine paylaştırıyorlar
ödüllerini. Bu çok farklı bir şey bence. Her neyse, Birdman'i yerden yere vurup
filmle küfre yakın bahsedilen eleştirmenlerden olamam. Filmde sanatçı
olamayanların eleştirmen olduğu gibi bir tema da işlenerek zaten tüm
eleştirmenlerin filmi eleştirme hakları ellerinden alınmış :) işte ben buna
farklılık derim. Hem en iyi yönetmen ödülünü hem de en iyi film ödülünü vererek
bizi yine şaşırttı Oscar. Ama en iyi görüntü yönetmenliğini bu filmin alması
şaşılacak bir şey değil. Gayet iyi iş çıkarmış görüntü yönetmeni zaten. Tebrik
ediyoruz.
Verimli bir ödül sezonu muydu bilmiyorum ,
çünkü Boyhood'a olan sebepsiz bağlılığım objektif bakmamı engelliyor. Şu anda
yaşadığım hayatta gerçekleşen bir takım olaylar da beni etkiledi. Yani çok
tarafsız yorumlarda bulunamadım. Hatta önemli dalların hemen hiçbirinde
tutturamadım ama kim tutturabildi ki zaten ?
Nice Oscarlara hadi bakalım daha neler izleyeceğiz...
Bırdman filmi ve ekibi de zamanında yapılan hatalardan birini yapmıştır. Sistem eleştirici yapacaksın, popüler kültürü yerin dibine sokacaksın sonra da o sistemin verdiği ödülü gidip alacaksın ve bununla gurur duyacaksın. Anlattıklarının çok da bir geçerliliği olmuyor böyle olunca. Haksız mıyım ? Eleştiriyorsan zaten seni hazmetmek ve tüm dünyaya şirin görünmek için sana veriliyor o ödül alma reddet, sağlam dur ki bi değerin olsun!!
YanıtlaSil