Reklam

BU BİR YENİ YIL YAZISIDIR

     Selamlar sevgiler değerli tüm okurlar, tüm arkadaşlar ve güzide internet dergimizin çalışanları. 'Süper bir yıl geçirdik, her şey harika geçti' diyenimiz var mı içimizde ? Yoktur umarım çünkü varsa onu çok fena kıskanırım. 2014 yılı umutlarla başlamıştı. Yeni yıllar bizim coğrafyada pek takılmaz ama umutlarla başlar yine de, yani yeni yıl eğlenceleri öyle çok yoğun gerçekleştirilmez. Bunun sebebi zaten acılarla dolu bir coğrafyamızın olmasıdır, buralarda hiçbir şey yolunda gitmez. Yıllardır da böyledir. Ha yine eğlenenler vardır, eğlenmek isteyenler vardır. Kendi adıma ben herkesin özgür olduğunu düşünürüm. Dileyen dilediği şeyi kutlayabilir , fakat çevreyi rahatsız etmemek en büyük hassasiyet olmalı. Bir de eğer kafanıza 'Noel Baba' şapkası takıp kutlama yapacaksanız en azından o şapkaları üreten, günlerce kıpkırmızı kimyasal boyalarla çalışan Çinli işçileri de düşünün. Onlar gerçekten eğlenmiyorlar bu işi yaparken, fotoğraflarını gördüm ( üstelik saçları da boya olmasın diye onlar da takıyor Noel Baba şapkası) Yok Noel Baba'yla bir sorunum yok. Neden olsun ki zaten ? Bana ait bir kültürün parçası değil, kesinlikle eğlenceli bir kültürün parçası bak ona bir şey demiyorum.
     Her neyse, bu sene de dünya üzerinde korkunç olaylar, insan ve doğa katliamları gerçekleşti. Tabi biz bunlara önceki senelerden alışık olduğumuzdan yine korktuk ama çok etkilenmedik. Bu sene de ırkçılık ölmedi, bu sene de yaşadı. Çok uzun süredir yaşıyor artık ölmeli. Bu sene de savaşlar durmadı. Bu sene de insanlar sırf tuttuğu takım için, sırf tuttuğu siyasi parti için birbirini kırdı geçirdi, hatta öldürdü kimi zaman. Lanet olsun bebeğim. Geleceği avuçlarının içine almış olan insanoğlunun beceriksizliğinin şerefine bu gün suyumu içeceğim. Geçmişin hayaletini de bir başka bardak suyla yad edeceğim. İğrendiğim insanoğluna ve onun bozulmuş her parçasına bugün tekrardan lanet edeceğim.Yeni yıl demek ? Bakın yanlış anlaşılmasın, yeni yıl eğlencesi yapanlara özel olarak bir mesaj falan vermiyorum, içip kimseyi rahatsız etmeden dağıtın , hoplayıp zıplayın saatlerce. Ama ne olursunuz bana da anlatın ne buluyorsunuz bu kadar eğlenecek sırf yeni yıl için ? Yine işbu iğrenç şeylerin yaşanacağı bir yıl için neden bu kadar heveslisiniz ? Neden bu kadar mutlusunuz ?  Ne olursunuz bana da anlatın.
     Aşk var tabi bir de . Yeni yıla yine aşk ümitlerimizle giriyoruz. Mazlow'un Hiyerarşisi tabi psikolojiyle ilgilenenler bilir. Karnımız doyunca, giyinip bir de barınacak bir yer bulduğumuzda ilk arayışına geçtiğimiz şey karşı cinsten birileri. Herkes içinde az ya da çok hisseder bir karşı cinsin eksikliğini (tabi ki br modern zaman keşişi ya da kendini adamış bir idealist değilseniz). Ama hiçbir şeye güvenin kalmadığı bu zavallı dünyamızda böylesine bir şeye tutunmak çok tehlikeli... Bu konuyla ilgili yeni yıl mesajım ve tavsiyem de -ki kelin ilacı olsa başına sürermiş dimi- kesinlikle ön yargı sahibi, derinlemesine düşünmeyen bir insanla beraber olmayın.Hele ona bağlanayım sakın demeyin, sonra ühü ühü.
     Ve zavallı hayatlarımızda en sağlam yoldaşlarımız, ailelerimiz. Onları üzerek bir yılı daha geçirdik. İstemeden üzdünüz siz de biliyorum. Evet bu da her yılın rutinidir değişmez. Bizim için hep en iyisini düşünmelerinden sebep onlarla çokça atışıyoruz tartışıyoruz ve bunu sürdürmeye de devam edecez. O halde neden mi bu konuya girdim, en azından tartışmaların sonunda açık bir kapı bırakın diye. Aksi taktirde çok çok üzülebiliriz. Onları çok seviyoruz, şüphesiz onlar da bizi çok seviyor (çoğu zaman). Bu kadar sevgi akışını boşa heba etmeyelim. Efendi olalım.
     2014'de sinemaya da gelelim madem. Bu sene yine 50-60 ların Fransız Yeni Dalgası'nı, İtalyan Yeni Gerçekçiliği'ni göremedik tabiki. Zaten hiçbir zaman göremeyecez ki... Bilim kurgu açısından şöyle böyleydi. Hobbit 3 lemesinin ve muhtemelen Jackson'un son filmini izledik. Interstaller'ı izledik, Ama Müzeyyen'i izledik falan filan. Fantastik ve bilim kurgu açısından şöyle böyleydi. Nuri Bilge'nin Kış Uykusu'nu izleyemedik çünkü güzide avm sinemalarımız değersiz olduğunu düşündü. Olsun öyle düşünmeye devam etsinler...
     2014 yılı yazında çok güzel günler geçirdik. Bu elektronik dergiyi kurduk. Bunun için en başta Editör'den başlayarak bu dergi içeriğindeki en ufak bir satırı okuyan kimseye kadar herkese çok teşekkür ediyorum, teşekkür ediyorum çünkü bu fırsatı bize sunuyor . Yazmaktan uzaklaştığım günlerde dahi 'ulan dergi vardı' diye beni yazmaya motive etmese de içimi rahatsız edip bana bir sorumluluk yüklediyse bu kalkışma, tamamdır diyorum bir şeyler bir yerlere gelebilmiş demekki. Çok teşekkürler dostum, dostlarım, yazar arkadaşlarım.
     Ve yaklaşık 1 haftadır konuştuğum(öncesinde de konuşmuşluğum vardı fakat cesaret ederek değildi) kimse. Ne yapmaya çalışıyorsun bilmiyorum, duygularımın,her şeyin farkında olduğunu da biliyorum. Ama ısrarla net olmama yolundasın. Sürekli teşekkür ediyorsun, yahu teşekkür nedir ? Minnet belirtmek ya da kibarca reddetmek için kullanılır. sen ne demek istiyorsun bana onu açıkça desene ? Ya da deme, senle konuştuğum sürece her şey iyi her şey daha güzel, bunu yüzüne söylesem iyi kötü bir cevap alırım sanırım ama işte ona da benim cesaretim yok maalesef...
     Ve şu anda yaşadığım şehir ( ismini vermeyecem merak edin Mevlana var), Sivas, Kayseri ... Anadolu'nun en yoğun tarihinin aktığı , maalesef Anadolu insanının eskiye nazaran paylaşmayı ne kadar unuttuğunu gördüğümüz , gözlemlediğimiz şehirler. (bilmiyorum Dışarıda bir Tarihçi var o ne der bu konuda ama) Sizlere de aşk olsun bizi sıkıntıya sokuyorsunuz.
     Her şeye rağmen elimizden geldiğince devam edecez dimi ? Canım sıkılınca arayacağım insanlar halen daha var  ( bu derginin editörü de dahil, sıkı dostum olur o yüzden bu kadar kafama göreyim ha ;) ) mimar arkadaşım bile var o derece. Devam etmeliyiz çünkü bazen sadece devam etmemiz gerekir. Allah güzel bir yıl nasip etsin diyelim , güzellikler mutluluklarla dolu bir yıl olmayacak hatta ırkçılık bu yıl da bitmeyecek ama ne yapalım. Hayat zor zaten , kim kolay dedi ki. Hatta kim her şeyin güzel gitmesi gerektiğini söyledi ki ?
     Her şey mümkün
     Bu kadar insan yaşarken her şey mümkün
     Bana bir çift dürbün

     En azından biri ışıklarımı söndürsün...

                                                                                                                ANAYURT OTELİNİN AYLAK ADAMI

0 yorum(lar):